Kemal Peköz: “Çatışma Stratejisinin Yarattığı Toplumsal Tahribatı Düzeltmek İçin Derhal Barış Süreci Başlatılmalıdır”

HDP Adana Milletvekili Kemal Peköz, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda; “Türkiye’nin çözmesi gereken en temel sorunu olan Kürt sorunu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçişle birlikte tamamen güvenlik odaklı bir yaklaşımla şiddet yanlısı bir tutuma teslim edilmiştir. Bu sorunun çözümü için kendilerini empoze eden Milli Güvenlik Kurulu ve MİT’i kendileri tasarladılar, “Anti-demokratik siyasi anlayışlardan bir an önce vazgeçilmelidir. Milli Güvenlik Kurulu’nun 90’lardan bu yana uyguladığı çatışma stratejisinin yarattığı toplumsal tahribatın onarılması için bir an önce barış süreci başlatılmalıdır.”

Cumhurbaşkanlığı ve bağlı kuruluşların bütçesi Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda görüşülüyor. Görüşmelerde HDP Kümelenmesi adına Adana Milletvekili Kemal Peköz ve Gaziantep Milletvekili Mahmut Toğrul konuştu. Pekoz dedi ki:

“Milli Güvenlik Heyeti periyodik olarak toplantılar yapıyor ama bu toplantılarda en önemli konulardan biri her toplantıda gündem olan ve değişmeyen Kürtler ama diliyle cümle bile kuramadığınız Kürtlerin devam etmesi. Milli Güvenlik Kurulu’nda bir güvenlik konusu olarak ele alınacaktır.

Türkiye’nin çözmesi gereken en temel sorunu olan Kürt sorunu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçişle birlikte tamamen güvenlik odaklı bir yaklaşımla şiddet yanlısı bir tavra teslim edilmiştir. Diyalog ve müzakere yöntemleri bu sorunu çözmek için kendini dayatırken, Milli Güvenlik Kurulu ve MİT’in tasarladığı anti-demokratik siyasi anlayışlardan bir an önce vazgeçilmelidir. Milli Güvenlik Kurulu’nun 90’lı yıllardan bu yana uyguladığı çatışma stratejisinin yol açtığı toplumsal tahribatın onarılması için bir an önce barış süreci başlatılmalıdır. kalıcı bir toplumsal barış inşası da ancak Milli Güvenlik Kurulu’nun dayattığı stratejinin nedenlerinin araştırılmasıyla mümkün olacaktır.

“BUGÜN AKP’NİN GÜÇLENMESİNDEN KONUŞUYORKSA EN ÖNEMLİ SEBEP İNSANLARIN AÇISINI AÇIYOR VE İNSANLARIN HAKLARINI YEMİYORSUNUZ”

Peköz’ün ardından konuşan Toğrul, şunları söyledi:

“15 Temmuz 2016 darbe girişiminden sonra yaklaşık 130 bin kişi, herhangi bir isim ve idari soruşturma yapılmaksızın sadece ‘isimleri ekli listede’ diyerek kamu sektöründen ihraç edildi. Bu kişilerin kamuda çalışmaları engellendiği için özel sektörde çalışmaları da engellendi, yani geçimlerini sağlamaları da engellendi.

Barışa imza atan akademisyenler… En yüksek mahkeme olan Anayasa Mahkemesi, barışa imza atan akademisyenler hakkında karar verdi. Yerel mahkemelerde beraat ettiler. Ancak kanunların üzerinde ve hukuka aykırı olarak oluşturulan Olağanüstü Hal Kurulu, hepsine karşı ret ilişkisi verdi. Bu insanlar hala zulüm görüyor. Neden bu insanlara zulmediyorsunuz? İnanın bugün AKP’nin çöküşünden bahsediyorsak bunun en değerli sebebi sizin insanlara zulmetmeniz ve insanların hakkını yemenizdir. Bunun için düşeceksin. Hiç şüphesiz bir gün bunun hesabını adil hukuk önünde verecektir.”

Sorulacak.”