Haber

Başak Demirtaş: Selahattin üç kez adaylığını sundu

Başak Demirtaş, seçim gecesi seçilen Cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmasında “Selo’da infaz” sloganlarının atıldığını belirterek, özellikle Emine Erdoğan’ın bu durumu gülümseyerek izlediğini ifade etti. onun üzerinde şok etkisi. Tamamen aynı. Peki fark nedir?” dedi.

Muhalefetten kimsenin aramamasına üzüldüğünü söyleyen Başak Demirtaş, Selahattin Demirtaş’ın “Üç kez cumhurbaşkanlığına adaylığımı sundum, yanıt alamadım” sözlerine de açıklık getirdi. Tarafın bu başvuruları iade etmediğini ve herhangi bir açıklama yapılmadığını belirtti.

Başak Demirtaş’ın Murat Sabuncu’nun T24’teki sorularına verdiği yanıtlardan bazıları şöyle:

Başak Hanım; 28 Mayıs gecesi yeniden Cumhurbaşkanı seçilen Tayyip Erdoğan, eşinizin hapisten çıkamayacağını söylerken, onu dinlemeye gelenler ‘Selo’da infaz’ sloganları attı. Bunu ilk nerede duydunuz? Duyduğunuzda nasıl hissettiniz? İki kızınız var, bu duruma nasıl tepki verdiler?

canlı izlemedim Daha önce haber başlıklarını görmüştüm. İlk gördüğümde inanamadım. Erdoğan’ın Selahattin’i öyle ya da böyle kazandıktan sonraki ilk konuşmasında bile ‘katil’ olarak adlandırması beni şok etti.

21 yıldır iktidarda olduğunuzu düşünün, 5 yıl daha iktidarda kalacaksınız ve 7 yıldır cezaevinde tuttuğunuz biri hakkında yargıya talimat vermeye devam ediyorsunuz, halkı kin ve düşmanlığa da teşvik ediyorsunuz. .

Bir gün sonra görüntüyü izlemeye karar verdim. Bu sefer farklı bir şey beni hayal kırıklığına uğrattı. Gözüm Emine Hanım’a takıldı. Öyleyse düşünün ki eşiniz yeniden Cumhurbaşkanı oldu, halka sesleniyor, tutuklu olan birine ‘katil’ diyor ve onbinlerce insan onun öldürülmesini istediği kişiyi istiyor ve siz bunu büyük bir hayranlıkla izliyorsunuz. zevk. Bir anne olarak, bir kadın olarak benim için çok kötüydü.

Bir şey daha dikkatimi çekti, Erdoğan konuşmasında idam edilen Adnan Menderes’ten de bahsetti. Menderes’in idamı siyasi olarak ne olursa olsun Selahattin’e sorulan tam olarak Murat Bey’dir. Peki fark nedir? Düşünün ki bir kitle toplanmış ve Erdoğan’ın veya Kılıçdaroğlu Bey’in idamını istiyorlar veya Akşener Bey için farketmiyor. Bunu kim kabul edebilir? Ölüm sözü siyasi arenaya asla girmemeli.

‘FIRSATÇIDAN BİR KİŞİ ARAMADI, TEPKİ VERMEDİ’

Peki, özellikle muhalefetten ve siyasetçilerden destek arayan oldu mu? Siyasi dayanışma mı, kadın dayanışması mı?

Çok şükür takviye arayan arkadaşlarımız oldu ama tüm muhalefet partileri dahil siyasetçilerden tek bir kişi ne aradı ne de bir açıklama yaptı. O müthiş davete karşı tek kelime eden bir siyasetçi var mı diye sorsak daha iyi olur, söyleyeyim, üzülerek söylüyorum, o da olmadı. Bence tüm siyasiler tepki göstermeliydi. Sayın Kılıçdaroğlu sustu, HDP Eşbaşkanları sustu, ittifakımızdaki partiler sustu. Kimse tepki göstermedi ve bu maalesef normalleşti. Bakın Murat Bey tüm samimiyetimle söylüyorum, Erdoğan’ın idamı istense, önce ben karşı çıkarım, Selahattin; ama ne yazık ki Selahattin’in idam edilmesi istendiğinde büyük bir sessizlik oldu.

(…)

‘EN AZ ÜÇ KEZ CUMHURBAŞKANI ADAYLIĞINI ÖNERDİ’

Selahattin Demirtaş, avukatlarıyla temas halinde ama siz onun bazı eleştirel açıklamalarını da kamuoyuna iletmişsiniz. Artı Gerçek’e konuşan Demirtaş, “Cumhurbaşkanı adaylığına hazır olduğumu partime bildirdim, hiçbir gerekçe gösterilmeden reddedildi” dedi. HDP Sözcüsü Ebru Günay, “Hukuki durumu nedeniyle cumhurbaşkanı adaylığı kurullarımızda değerlendirilmedi, kadın cumhurbaşkanı adayı önerisi oldu” dedi. Burada iki farklı açıklama var. Bu bahis hakkında hangi bilgiye sahipsiniz?

Selahattin’in birçok konuya yaklaşımını, söylediklerini çok iyi biliyorum çünkü biz sadece evli bir çift değiliz, Selahattin’le yoldaşız.

Ebru Günay’ın sadece HDP’den söylediğiniz açıklama gelmedi. Gazeteci İsmail Saymaz’a açıklama yapan bir parti yetkilisi, “Demirtaş cumhurbaşkanı adaylığı için başvurmadı” şeklinde açıklama yaptı. İsmiyle resmi bir açıklama yapsa daha iyi olur ama bu iki açıklamanın ortasında bir çelişki var. Ebru Günay, ‘Talep vardı, hukuki durumundan dolayı değerlendirilmedi’ derken, adını açıklamak istemeyen arkadaşımız ‘Talep gelmedi’ diyor. Ebru Günay’a tam bilgi verilmemiş olabilir, tam olarak bilmiyorum.

Birçok kişi beni aradı, bu yüzden bazı konulara açıklık getirmek istiyorum. Bu çok kıymetli Murat Bey bazı şeylerin zamanının sırası tam olarak bilinmezse ortalık karışır. Selahattin partiye adaylığını önerdi. Daha Haziran 2022’ydi, kendisini ziyarete gelen Eş Genel liderlere anlatmıştı. Daha sonra MYK üyesi avukat Doğan Erbaş aracılığıyla bir kez daha iletti. Son olarak avukatı aracılığıyla Tayip Temel Bey’e bir mektupla gönderdiğini biliyorum. Yani eminim en az üç kere gönderdi çünkü bu önemli bir karardı ve benimle paylaştı. Parti toplantılarında da bunu iletmeleri gerekirdi.

Adaylığı hakkında Selahattin’e tek söz söylenmedi. Hatta zaman zaman Selahattin’e sorardım, ne oldu, cevap var mı diye. Bir süre sonra Selahattin’e bir Türk kadın adayın düşünüldüğü söylendi. Sanırım Eylül veya Ekim ayıydı. Bunun üzerine Selahattin, Sayın Gültan Kışanak’ın adaylığını önerdi. Hatırlarsanız Aralık ayında Gültan Hanım’ın adaylığı basına da yansımıştı.

Açıkçası halkımız Selahattin’in aday olmasını istiyor ve bekliyordu. Bu nedenle Selahattin, aday hakkında yapacağımız en ufak bir tartışma olmasın diye, yasal nedenlerle aday olamayacağının açıklanmasını istedi. Meral Beştaş Hanım’ın ziyaretinde bunu söylediğini biliyorum. Ocak ayının sonundaydı. Dediğim gibi neyin ne zaman ne olduğunu iyi bilmek gerekiyor.

Yasal olarak aday olamaz mı deniyor?

Murat Bey, Selahattin’in hukuki statüsünü bilmeyen biri değildir. Yani o bir avukat. Yasal olarak aday olup olmayacağı tartışılıyordu ama kesinlik yoktu. Selahattin adaylığını; YSK adaylığını onaylamasa da HDP’nin adayının güçlü bir destek olması için o aşamanın geride bırakılmasını istedi. Yani Selahattin meseleye hukuki açıdan değil, siyasi ve siyasi açıdan bakıyor ve adaylığını da bu amaçla sunuyordu. Hatta son röportajında ​​bundan bahsetmişti.

Selahattin’i çok iyi tanırım. Selahattin bazı şeyleri anlatırken asla partiyi suçlamayı veya şüphelenmeyi amaçlamaz. Aslında parti ile sorumluluğu üstleniyor, bunu da ifade etti. Ancak birileri Selahattin’in HDP’yi aday göstermemeye zorladığını ısrar edince olmuyor. Bu yüzden gerçeklerin bilinmesini istiyorum Murat Bey.

Türkiye’de, özellikle siyasette gelecekten ne umuyorsunuz, ne bekliyorsunuz?

Yasaların kozmik bedeller pahasına uygulandığı demokratik bir ülkede yaşamamızı gerçekten istiyorum. Siyasilerin vaatlerinin barış, kardeşlik, barış ve refah olmasını istiyorum.

Eşinizin HDP yönetimi tarafından yalnız bırakıldığı anlamına gelen açıklamalar oldu. Bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?

Benim bu konulara girmem doğru olmaz ama Selahattin siyasette bir boşluk gördüğünde kendisini halka karşı sorumlu gördüğü için müdahale ettiğini düşünüyorum. ‘Selahattin neden müdahale ediyor’ yerine ‘neden boşluk var’ diye düşünsek daha iyi olur diye düşünüyorum.

‘HDP MÜCADELEDEN BIRAKMADI’

Eşinizin aktif siyaseti bırakması hakkında ne düşünüyorsunuz?

Kendi takdirine bağlıdır. Ancak Selahattin, HDP mücadelesinden vazgeçmedi. Bu çaba hiç biter mi? Sadece aktif siyaseti bıraktı. Aktif siyaset dışında da ilgi alanları var.

Onlar neler?

Sivil toplum var, genel çaba var, sanat var, edebiyat var. Çaba parti siyasetiyle sınırlı değil. (HABER MERKEZİ)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu